Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Antalya Kepez-2 Hidroelektrik santralinde gerçekleştirilen Elektrik Üretim AŞ’nin (EÜAŞ) yüzde 92 yerlilik oranıyla geliştirdiği Elektrik Otomasyon Sistemleri (EOS) Açılış Programı’na video konferans yöntemiyle katıldı.
Burada yaptığı konuşmada enerji yönetiminde kaynak ve teknolojiyi birbirini tamamlayan iki ana süreç olarak gördüklerini dile getiren Dönmez, EÜAŞ’ın daha önce yüzde 100 yerli olarak ürettiği 160 megavatlık jeneratörün Keban Hidroelektrik Santrali’nde devreye alındığını anımsattı.

“Bu sistemleri bugüne kadar çoğunlukla ithal ediyorduk”
Dönmez, EÜAŞ’ın ürettiği ikinci jeneratörle yaklaşık 16 milyon euro tasarruf sağlandığını söyleyerek, “Üçüncü ve dördüncü jeneratörlerin üretimine de başladık. İnşallah önümüzdeki yılın ilk yarısında iki üniteyi daha devreye alacağız. Hidroelektrik santrallerimizdeki yerlilik oranının artırılması için EÜAŞ’ın Ar-Ge ve teknoloji yatırımları hızla devam ediyor. EÜAŞ’ın yerli üretimle hayata geçirdiği EOS’un açılışını gerçekleştiriyoruz. Bu sistemleri bugüne kadar çoğunlukla ithal ediyorduk.” dedi.

“Tüm tesislerimizi tek merkezden ve otomatik sistemlerle kontrol edebileceğiz”
Bu durumun bazı dezavantajları da beraberinde getirdiğini anlatan Dönmez, şöyle devam etti:
“Yaşadığımız salgın dönemini de göz önüne aldığımızda, yurt dışından yedek parça veya ekipman getirmek son dönemde oldukça sıkıntılı bir süreç haline geldi. Bu durum hem bizlere hem de dünya ekonomilerine yerli üretimin ve teknolojinin geliştirilmesinin önemini bir kere daha gösterdi.
Bugün EÜAŞ’a ait 18 hidroelektrik santralde otomasyon sistemi bulunurken, 28’inde bu sistem henüz mevcut değil. 18 santralimizde sistem bulunsa da bu sistem birçok gelişmiş ülkede standart hale gelen uzaktan izleme ve kontrol işlemlerini yerine getiremiyor. Ayrıca, mevcut sistemlerin de belirli aralıkla yenilenmesi gerekiyor.
Bu durumdan doğan dezavantajları lehimize çevirmek için EÜAŞ tesislerinde standart otomasyon bileşenlerinin kullanılması için Ar-Ge çalışmalarını başlattık. Artık, tüm tesislerimizi tek merkezden ve otomatik sistemlerle kontrol edebileceğiz. Bu durum zaman, maliyet ve emek kayıplarının da önüne geçecek. Ayrıca, santrallerimizin daha verimli çalışmasına da katkı sunacak. Sistemin hayata geçmesi için sanayimiz de sürece dahil oldu ve toplamda yüzde 92’ye varan yerlilik oranına ulaştık. EOS’un üretimiyle birlikte otomasyon sistemlerinde dışa bağımlılığı azaltıyoruz.”
Yurt dışı pazarlara sunulacak
Bakan Dönmez, yerli otomasyon sisteminin maliyetinin ithalat maliyetinin 10’da biri seviyesinde olduğuna dikkati çekti.
Türkiye’de EÜAŞ’a ait hidroelektrik santrallerin otomasyon sistemleri için 600 milyon dolar gerektiğini vurgulayan Dönmez, “Bunun yerine 60 milyon dolar maliyetle kendi mühendislerimizin geliştirdiği bu sistemle ihtiyacı karşılayabileceğiz. Aradaki fark sistemin diğer santrallere uygulanmasıyla daha da katlanacaktır.” dedi.
Dönmez, santrallerin tamamen uzaktan izlenebileceğini ve siber ataklara karşı da güvenli bir şekilde çalışacağını vurguladı. Sistemin pilot uygulamasının Kepez-2 hidroelektrik santralinde gerçekleştirildiğini aktaran Dönmez, bu santralde sağlanacak başarının daha büyük santraller için de tecrübe sağlayacağını kaydetti.
Dönmez, sistemin talep olması halinde özel sektörün hidroelektrik santrallerinde kullanılabileceğini ve yurt dışına da satışını yapmak istediklerini söyleyerek, şunları kaydetti:
“EÜAŞ’ın TÜBİTAK ile yürüttüğü bir diğer proje olan MİlHES projesi için geçtiğimiz günlerde bir sözleşme imzalandı. Sarıyar HES Rehabilitasyon projesi kapsamında tüm bileşenler yerli imkanlar kullanılarak en baştan tasarlanarak devreye alınacak. EÜAŞ’ın hidroelektrik santrallerde kullandığımız ekipmanların yerlileştirilmesi için başlattığı projelerle toplam 10 milyar dolara varan elektrik üretim ekipmanları ve elektronik komponentler yatırımı yurt içinde kalacak. Bu yerli ve yan sanayinin gelişimi için de itici güç olacak.”
Hidroelektrik Enerjisi (HES) Nedir? Nasıl Elektrik Üretir?
Yenilenebilir enerji kaynaklarından biri olan Hidroelektrik Santraller (HES) akan suyun gücünü elektriğe dönüştürürler. Akan su içindeki enerji miktarını suyun akış veya düşüş hızı tayin eder. Büyük bir nehirde akan su büyük miktarda enerji taşımaktadır. Ya da su çok yüksek bir noktadan düşürüldüğünde de yine yüksek miktarda enerji elde edilir. Her iki yolla da kanal ya da borular içine alınan su, türbinlere doğru akar, elektrik üretimi için pervane gibi kolları olan türbinlerin dönmesini sağlar. Türbinler jeneratörlere bağlıdır ve mekanik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürürler.
Hidroelektrik Santrallerin Akım Şeması;
Hidroelektrik santralların Avantajları;
– Sera gazı emisyonu yaratmamaları,
– İstihdam imkanı yaratmaları,
– İnşaatın yerli imkanlarla yapılabilmesi,
– Teknik ömrünün uzun olması ve yakıt giderlerinin olmaması,
– İşletme bakım giderlerinin düşük olması,
– Yenilenebilir kaynak olan sudan enerji elde etmeleri,
– Kırsal kesimlerde ekonomik ve sosyal yapıyı canlandırmaları yönünden en önemli yenilenebilir enerji kaynağıdır
Hidroelektrik Santrallerinin Parçaları,
- Türbin
- Jeneratör
- Salyangoz
- Transformatörler
- Şalt Sahası
- Cebri(Basınçlı) Borular
- Su Alma Yapısı
- Su Tutma Yapısı
- İletim Kanalı
- Diğer Teçhizatlar
Dünyada Hidroelektrik Santralleri;
Yenilenebilir enerjinin önemli bir kaynağı olan Hidroelektrik santralleri “Yenilenebilir enerji”nin %69’luk kısmını karşılamaktadır. Bu da dünyadaki elektrik ihtiyacının büyük bir kısmını Hidroelektrik santrallerinden üretildiğini göstermektedir.
Dünyadaki En Büyük Hidroelektrik Santralleri
- Three Gorges Dam Hidroelektrik Enerji Santrali: (Çin, 22.50MW kapasitesinde)
- İtaipu Dam Hidroelektrik Enerji Santrali (Brezilya-Paraguay, 14.000MW kapasitesinde)
- Xiluodu Dam Hidroelektrik Enerji Santrali (Çin, 13.800 MW kapasitesinde)
- Guri Dam Hidroelektrik Enerji Santrali (Venezuela, 10.235 MW kapasitesinde)
Türkiye’de Hidroelektrik Santralleri;
Enerji bakanlığın verilerine göre, ülkemiz teorik hidroelektrik potansiyeli dünya potansiyelinin %1, ekonomik potansiyeli ise Avrupa ekonomik potansiyelin %16’ı olduğunu belirtmektedirler.
2017 yılı verilerine göre, ülkemizde 628 adet Hidroelektrik santrali (HES) ve bu santraller ise 27,273 MW’lık kurulu güce sahiptir. Bu kurulu güç, toplam kurulu gücün yaklaşık %32’sine karşılık gelmektedir. Gene 2017 yılında Hidroelektrik santrallerinden 58,5 milyar kWh üretim gerçekleşmiş ve buda toplam elektrik üretimimizin %19.8’lik kısmına denk gelmektedir.
Türkiye’deki En Büyük Hidroelektrik Santralleri
- Atatürk Barajı ve HES: Şanlıurfa, 2.405 MW
- Karakaya Barajı ve HES: Diyarbakır, 1.800 MW
- Keban Barajı ve HES: Elazığ, 1.330 MW
- Altınkaya Barajı ve HES: Samsun, 703 MW
- Birecik Barajı ve HES: Şanlıurfa, 672 MW
Hidroelektrik Potansiyeli;
YEGEM’in verilerine göre; Türkiye’de teorik hidroelektrik potansiyel 433 milyar kWh, teknik olarak değerlendirilebilir potansiyel 216 milyar kWh olarak ve ekonomik hidroelektrik enerji potansiyel 140 milyar kWh/yıl’dır.
Hidroelektrik Santral Potansiyeli’nin En Yüksek ve En Düşük Olduğu Bölgeler;
Hidroelektrik santral potansiyelinin en düşük olduğu bölgemiz, yükselti ve engebenin en düşük olduğu, akarsuların akış hızının düşük olduğu Marmara bölgesidir.
Hidroelektrik santral potansiyelinin en yüksek olduğu bölgemiz, ülkemizin en yüksek ve akarsularının akış hızının en hızlı olduğu Doğu Anadolu bölgemizdir. Atatürk ve Keban barajları bu bölgede yapılmıştır.