MHP İzmir Milletvekili Hasan Kalyoncu, “Bu teklifi (Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Teklifi) verimli topraklarımızın imara açılması, ‘hobi bahçesi’ adıyla tahrip edilmesi ve toprağın verimliliğini kaybetmesi tehlikelerine karşı önemli bir girişim olarak değerlendiriyoruz.” dedi.
Genel Kurulda, Gıda, Tarım ve Orman Alanında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Teklifi’nin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı.
İYİ Parti Grubu adına söz alan Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan, kanun teklifinin 4 milyondan fazla insanı etkileyeceğini ancak ilgili tarafların bu düzenlemeye ilişkin görüşlerinin alınmadığını söyledi.
“AK Parti’li milletvekillerinin kanun yapmadıklarını, kendilerine gelen buyruğu onaylatmak için tiyatro yaptıklarını” iddia eden Türkkan, kanun teklifiyle tarımsal üretimin çöküşünün konuşulacağını savundu.
Türkkan, “2002 yılında AK Parti iktidara geldiğinde tarım sektöründe istihdam edilen kişi sayısı 7 milyon 458 bin kişiyken 2020 yılında bu sayı 4 milyona düşmüş. Yani bu 3 milyondan fazla kişi, köyde istihdam yaptığı alanı terk etmiş, sosyal problemlerini de sırtına yüklemiş, kente göç etmiş. AK Parti, tarım politikaları sonucunda 3 milyondan fazla insanımız tarımsal üretimden vazgeçmiş, tarım sektöründeki istihdamımız yüzde 44 oranında azalmış.” sözlerini sarf etti.
AK Parti’nin iktidara geldiği yıl 26 milyon 579 bin hektar olan tarım arazinin bugün 23 milyon hektara düştüğünü öne süren Türkkan, son 18 yılda, Suriyeli sığınmacıların da eklenmesiyle, nüfusu 25 milyon kişi artan Türkiye’nin tarım arazilerinin yüzde 44 azaldığını söyledi.
Türkkan, “Hem nüfusunuz yüzde 30 artacak hem de tarım alanlarınız azalacak. Türk milletini kıtlıkla imtihan etmekten başka bir şey değil bu tarım politikaları. Sadece tarım alanlarını değil, çiftçiyi ve çiftçinin geleceğini de yok ettiniz. Resmi rakamlara göre bugün 20 çiftçiden biri borcundan dolayı icraya düşmüş. Ülkemizde zirai amaçlı kullanılan kredi miktarı 10 kat artmış. Buna ‘Biz krediyi çok artırdık.’ demeyin. Köylü borçlanmış yani ve borcunun karşılığını da ödeyemiyor.” diye konuştu.
İktidarın çiftçiyi nimetini göremediği külfetlere maruz bıraktığını, borç yükü altında ezdiğini öne süren Türkkan, çiftçinin elindeki traktöre dahi el konulduğunu iddia etti.
Türkkan, “Suçların hep kişisel olduğunu iddia ederim ben. Yani, hiç kimse kardeşinin, oğlunun, babasının, kız kardeşinin, eşinin suçundan dolayı suçlanamaz ama arkadaşlar bakın, bu KHK’liler var ya önemli bir kısmının kardeşi FETÖ mensubu, adam işinden el çektirilmiş. Gitmiş müracaat etmiş, suçsuzluğu ispat edilmiş, işe başlatmıyoruz. Niye? Bunun kardeşi FETÖ terör örgütü, eyvallah. E, bunun da kardeşi cezaevinde ya. Birisini Bakan yapıyorsunuz öbürünü öğretmenlikten atıyorsunuz. Adalet duygusunu biraz geliştirin diye bir örnek verdim.” ifadelerini kullandı.
Tarımdaki sorunlar çözülmeden Türkiye’nin sorunlarının da çözülemeyeceğini vurgulayan Türkkan, “Köylü milletin efendisiydi, artık milletin efendisi küresel tarım çeteleri, küresel tarım lobileri oldu. Tıkır tıkır işleyen bir planla Türk köylüsü, Türk çiftçisi ipotek altına alındı, Türk toplumuna büyük bir oyun oynandı.” görüşünü aktardı.